Bu hafta futboldan ziyade Kimmich’in aşı karşıtlığı konuşulsa da güzel maçların olduğu bir hafta geride kaldı. Bu da Bayern’in Hoffenheim karşısında aldığı güzel oyunlu galibiyeti gölgede bıraktı. Coman’ın da kadroya dahil olmasıyla hücum açısından daha da zenginleşen takım, Frankfurt maçından sonra defansta da toparlandı. Rakip Hoeneß ise mehter edasında devam ediyor. Grillitsch’i defans tandeminde kullanışı geçen hafta işe yarasa da bu hafta en büyük gediklerden biri oldu. Bu ısrarına geçen sezondan beri anlam verilemiyor. Geriden oyun kurmak içinse dahi lüks bir hamle.

Son haftalarda istediği sonuçları alamayan Svensson, Augsburg karşısında takımıyla moral tazeledi. Geçen sezon düzenli olarak forma giymeye başlayan Burkardt da performansını bu sezon daha da arttırdı. Geçiş oyunlarında hızı ve ileriye top taşıma özellikleriyle, Alman milli takımının ileride üzerine yatırım yapmak isteyeceği bir forvet oyuncusu olabilir zira şu anki rotasyon pek zengin sayılmaz. Rakip Augsburg’da ise Weinzierl takımı iyice ateş hattına yerleştirdi. Ertelenmiş düşüşleri bu sezon gerçekleşebilir. Kovulmaya da ilk aday olan antrenörlerden olsa da van Bommel ligin ilk kovulan ismi oldu.

Yenilmezlik serisini bu hafta da koruyan Freiburg üzerine 3. sıraya yerleşerek epik başladıkları sezona damga vurmaya devam ediyorlar. 94/95 sezonundan sonra en iyi sezonları olabilir ve o sezonu da 3. sırada bitirmişlerdi. Wolfsburg’da ise Şampiyonlar Ligi’ndeki kötü sonuçlardan sonra ligde de galibiyete hasret kalınca Van Bommel dönemi sona erdi. Yerine kimin geçeceği merak konusu iken ekibimizde Tedesco’nun ismi yine anıldı. Glasner’in ayrılışı ne Wolfsburg’a ne de Glasner’e yaradı. O da Frankfurt’ta zor zamanlar geçiriyor ve bu hafta da Bochum’a kaybederek bir anda alt sıralarda kendilerini buldular. Thomas Reis’ın ekibi rakibin ofanstaki etkisizliği karşısında defansta sağlam durarak ve buldukları kısıtlı fırsatları kullanarak üst üste 2. galibiyetini alarak Bundesliga’ya çıktıktan sonra bir kez daha merhaba demiş oldu.

Bochum’la birlikte lige çıkan Fürth için ise işler her hafta daha da kötüleşiyor. Bu hafta da Leipzig’e farklı kaybeden takım geçen sezonun Schalke’sini andırıyor. Leipzig de hafta içi Paris’e karşı dirense de sahadan mağlup ayrıldılar. Lige galibiyetle dönerek yukarı çıkışlarını sürdürdüler. Hücum hattını Marsch Fürth maçından bağımsız olarak daha ofansif kullanıyor ve seyir zevkini de arttırıyor.

Liderin takipçisi Dortmund hafta içi Ajax karşısında dağılsa da Bielefeld deplasmanında moral buldu. Eksiklere rağmen iyi bir performans gösteren Rose’nin ekibi zayıf rakibi karşısında hücum aksiyonlarını iyi kullandı. Marius Wolf 11 çıktığı maçta sağ kanat bekte fena performans göstermezken orta sahaya uzun süre sonra dönen Emre Can maçın en iyilerindendi. Tüm bunlara rağmen Haaland’ın yokluğunda daha ciddi rakiplere karşı hücüm hattında Malen’in etkisizliği düşündürüyor. Haaland’ın da bir süre sahadan uzak kalacağı göz önüne alındığında endişeler artıyor. Bellingham gibi orta sahadan alınacak skor katkısı bu süreçte elzem.

Glasner gibi yeni takımında pek iyi zamanlar geçiremeyen Hütter, bu haftaki Hertha mağlubiyetiyle daha da zor duruma düştü. Oyun olarak oynatmak istediğinden uzak olan Hütter, Rose’nin aksine denediği Kone-Zakaria orta saha tandeminden kreatif olarak istediğini alamıyor. Zakaria’nın arada patlama yaptığı maçlar olsa da istikrar gerekiyor. Dardai ise sezonu tipik Hertha Berlin görüntüsüyle açsa da daha düşük profilli kadrosuyla orta sıralara doğru çıkmaya başladı. Geçen sezondan farklı olarak 3 adet 6 numaralı sisteminden bir oyuncu maç içerisinde daha ofansif rollere geçebiliyor.  Bunun da katkısını alıyorlar.

Geçen sezon olduğu gibi Bayern mağlubiyeti sonrası afallama evresine geçen Leverkusen, Köln karşısında öne geçse de skoru koruyamadı. Skoru koruma fikri Leverkusen ile aynı bağlamda olunca kulağa ilginç gelse de Seoane gerçekten 2-1 sonrası Wirtz’i dahi kenara alışı Seoane’nin psikolojisini de ortaya koyuyor. Baumgart’ın son bölümde baskıyı arttırarak bundan faydalandı. Geçen sezona göre can siperane açılan ortalar yerine daha iyi kanat organizasyonları Köln’ü buraya getirdi ve orta sıralara dâhi indirmiyor. Andersson’un da takıma tekrar adapte oluşu ile Avrupa kupaları mücadelesine dahil olabilir. Seoane’nin ise takımını sendromdan çıkarması gerekiyor.

Sakatlar sebebiyle bitap düşen Matarazzo ise Union karşısında da geriye düştü. Urs Fischer geçiş hücumlarıyla yine çok fazla fırsat yakaladı ama skoru arttıramayınca Stuttgart oyunda kaldı. İkinci yarıdaki hamleleri ile de durumu eşitleyerek artık zorlu denebilecek konumdaki rakiplerinden puan aldılar. İleride top tutamayışları en büyük problemleriydi. Golü atan Faghir bu konuda bu sorun için de kullanılabilir.