Avrupa mesaisinden sonra sakatlıklar ve yine Covid sebebiyle takımlarda alt yaş gruplarından oyuncular boy göstermeye başlarken haftaya Schalke’deki çalkantılar damga vurdu.

Wolfsburg – Werder Bremen

Ligin bu haftaya Leverkusen ile birlikte yenilgisiz giren diğer ekibi Wolfsburg, haftayı Bremen’i ile açtı. Glasner Schalke karşısında 2-0 kazanan 11’i bozmadı. Kohfeldt ise sakatlığı sebebiyle yoksun olduğu, son haftalarda en uçta en aktif isimlerden Sargeant’ın boşluğunu Osako ile doldurdu. En uca Rashica geçerken, Osako sol hücumcu olarak sahada yer aldı. Yer yer ikisi yer değiştirdi. Wolfsburg’da Mehmedi, forvet arkası olarak yer alırken Weghorst 3’lü Bremen seti içerisinde yer yer yüzeye çıkıp top almaya çalıştı. Solda Augustinsson yine Bremen ataklarını kurgulayan isimdi. Geçen hafta da kendisinden ve takıma öneminden Alman Futbolu kanalımızın “50+1” podcastinde bahsetmiştik. Maçın ilk dakikasından beri sol kanadı kullandılar. Fırsatçı Osako, ligin yeni stoperlerinden ve iyi performans gösteren Lacroix’i sol çizgide sıkıştırıp topu kazandı ve topu altı pasa açarak golü hazırlarken Bittencourt’un yapması gereken tek şey sadece dokunmak oldu. Golden sonra topa daha çok sahip olan Wolfsburg seti kolay kolay aşamadı. Sol kanatlarından koridordan boşluk arasalar da Bremen kademeleri iyi kapattı. Ömer’in 20’de hayati bir müdahalesi oldu. Onların imdadına yine uzaktan bir Baku şutu yetişti. Yayda veya ceza sahasına yakınken tutulması gereken isimlerden keza sol ayağı ile kalecileri zora sokuyor. Pozisyonda Gebre Selassie yetişemedi. Geriden gelen takım ivmesi Brekalo’nun bireysel yeteneği ve Brooks’un forvetvari kafası ile öne geçtiler. Golden önce kazanılan serbest vuruşta iyi bir organizasyon deneseler de Bremen defansı açısını iyi kapattı. Bunun üzerine Hırvat oyuncu hızlı düşünüp kendi pozisyonunu yarattı. Kohfeldt karşı kaleye bakması gerektiğini anlayınca defansif orta saha Mbom yerine, pas kabiliyeti daha yüksek olan Möhwald’ı ilk yarı bitmeden oyuna aldı. Oyuna girer girmez Augustinsson’un kullandığı köşe vuruşunda zor bir durumda güzel bir kafa vuruşu ile beraberliği yakalerken santra sonrası yine Brooks’un uzun pasında Wolfsburg ileride iyi organize oldu. Bremen savunmaya yeni yerleşmeye çalışırken Weghorst topu sağ kanatta Brekalo’ya aktardı. O da ceza sahasında sırtı dönük Mehmedi’yi buldu ve İsviçreli oyuncu topu Weghorst’a iyi aktararak asisti yaptı. İlk yarıyı galip kapattılar. İkinci yarıya Bremen hızlı olarak yine sol kanattan başladı. Rashica’nın Osako’nun istasyon pasıyla sol çizgiden ileri fırladı. İçeri çevirdiği topu Brooks kesmek isterken kendi kalesine gönderdi.  Skor tekrar dengelenince oyuna da denge geldi. Her ne kadar topa sahip olan taraf çoğunlukla Wolfsburg olsa da Bremen ileri 3’lüsü rahatsız etti. Son çeyrek saate girerken Bittencourt ve Rashica’yı, Agu ve Chong ile değiştirerek ileride kan tazeledi. İleride prese devam edip rakibin hatasını kollamak istiyordu. Bu hamle onlar adına kırılma anlarından biriydi keza bu iki oyuncu Bremen’in en kreatif isimlerinden. Maxi Arnold’un sol çizgiye ara pasında bomboş kalan Rousillion içeri çok iyi bir orta kesti. Weghorst da marke edilmeyince iyi yükselip tekrar takımını öne geçirdi. Gebre Selassie yine kanadını kapatmakta başarılı değildi. Golden ve Möhwald’ın ikinci sarıdan kırmızı görmesinden sonra Kohfeldt Selke ve Woltemade ile hücum etmeye çabaladı ve doğal olarak ilerideki çoğunluk arkada Wolfsburg’a daha çok alan sundu. Maçı da Santos Sa ve Bialek organizasyonu ile Wolfsburg kapatarak Birbir Bremen’in 5 maçlık beraberlik serisini bozdu. Kohfeldt her ne kadar yenilgi ile ayrılsa da cesur oyunu uzun vadede bu takımı yukarı taşıdı. Glasner ise hakkındaki şüpheleri hafta hafta dağıtmaya devam ediyor.

Stuttgart – Bayern Münih

Geçen hafta puan kaybı yaşasa da Salzburg karşısında moral bulan Bayern, ligin seyir zevki yüksek takımlarından Stuttgart’a konuk oldu. Ev sahibinde Matarazzo rotasyona giderken Mavronapios, Sosa ve Förster’i Stenzel’i, kas problemi olan Didavi ve formda olup sakatlığı sebebiyle kadroda olmayan Gonzalez’in yerine kullandı. Kanatta görmeye alışık olduğumuz Coulibaly ileri uçta yer aldı. Bayern’de ise Salzburg maçında forma giyen Roca ve Richards yerine Hernandez ve Tolisso ile başladı. Richards bu hafta kadroda yer almadı. Bayern sol kanattan içeri top çevirerek Goretzka ve Lewandowski’ye servislerle Stuttgart kalesini ilk dakikalar da ablukaya aldı. Sol kanadı hücum geçişinin gelişimine göre Coman ve Gnabry devralarak rakip savunmaya driplingle sızdı. Stuttgart'ta sağ dış koridorda Wamangituka hızını kullanarak kale çizgisine doğru yönelirken ceza sahasına koşan Coulibaly’e yerden muz pası attı. Top öyle güdümlüydü ki Neuer’i de geçip Coulibaly’e geldi. O da gerekeni yaptı. Förster’in Wamangituka’nın koşu yoluna attığı pası da es geçmemek gerek. Kendisi yine başka bir ara pasta savunma arkasına kaçıp Neuer ile ve de golle burun buruna geldi. Sol kanatta Sosa da destek verince Bayern seti esneyip gözenekleri açıldı ve 2 hatta 3’ü yiyebilirdi. Sonra atamayana atarlar klişesi gerçekleşti ve Bayern basketbol terimi ile orta koridordan bir fast break ile topu taşıdı. Coman ceza sahasının sol köşesinden girip skoru eşitledi. Golden sonra Stuttgart Coulibaly’nin Neuer’i bozması ile bir gol daha buldu ama gol onun Neuer’e müdahalesi sebebiyle sayılmadı. Sayısız pozisyon sonrası Stuttgart 1’de kalınca Bayern eninde sonunda golü attı ve ilk yarıyı önde bitirdi. Coman yine içeri kat etti fakat bu sefer yayda Lewandowski’yi görürken Polonyalı skorer de sol köşeye nişanlayıp golü attı. Matarazzo ikinci yarı geri adım atmadı. Kanat bekleri karşı yarı sahada görmeye devam ettik. Orijini 9 numara olan bir santrfora ihtiyaç fazlasıyla göze çarptı. Kalajdzic hamlesi görece geç geldi denebilir. Bayern ise fikstürün yorgunluğundan mıdır bilinmez boş alanları bu maçta kullanamadı. Stuttgart öyle bir ablukaya aldı ki Bayern ancak 87’de Douglas Costa’nın bireysel yeteneği ile var ettiği ve gole çevirdiği pozisyonla nefes alabildi. Matarazzo’nun ekibi disiplinden kopmayıp son düdüğe kadar saldırmaya ve beğeni kazanmaya da devam etti. Bayern böyle sıkı bir takvimde böyle tehlikeli bir deplasmandan oldukça kârlı çıktı.

Borussia Dortmund – Köln

18 maçtır kazanamayan Köln, Dortmund Gençlerbirliği’ne konuk oldu. Ev sahibinde Favre, Brügge karşısında forma giyen Guerreiro, Bellingham, Delaney, Hazard ve Reyna yerine Passlack, Witsel, Emre Can, Reus ve Brandt’a yer verdi. Gisdol ise Bornauw ve Rexhbecaj gibi isimlerin yanında Cestic ve Thielmann gibi daha önce 11’de yer vermediği isimleri aldı. Mere, Katterbach, Drexler ve Andersson ise kenara geçti.  Dortmund hücumda aktif başlarken Köln her zaman olduğu gibi bir duran topla skoru bularak 9’da öne geçti. 6 pasa açılan ortada kimse uzaklaştıramayınca Skhiri bir şekilde topu kaleye sokarak takımını öne geçirdi. Skora rağmen kısa pas istasyonları ile Dortmund rakip ceza sahasına birçok kez sızdı ancak son vuruşlar ilk etapta gelmedi. Köln golden sonra da geriye yaslanmadı. Soldan Jakobs driplingleriyle Dortmund’a kolay kolay rahat vermedi ve taraftarların ve podcast ekibimizin de mütemadiyen tartıştığı Meunier’i bolca zorladı. O da sağdan Wolf’un 6 pasa aktardığı bir topta Akanji ve Bürki’nin anlaşamadığı bir pozisyonda topu uzaklaştırarak hayati bir kademe yaptı. Dortmund arayışlarına devam ededursun kaleyi bulamadılar. Köln de yine bir köşe vuruşunda yine 6 pasta kendi haline bırakılan bir topta yine Skhiri’nin ayağından golü buldu. Arka direkte bomboş kaldı. Favre riski arttırıp rakip sahaya takımı yığdı ama Köln seti pek geçirgen değildi. Bu sezon kaybettiği maçlar dahil olmak üzere set oyununu iyi oynamışlardı. Haaland biraz daha geri çekilerek pas oyununa yardım etti. Dortmund’un golünde de Reyna’ya duvar pası vererek topun oynanma açısına katkıda bulundu. Hazard da ondan aldığı pasta iyi bir plase gönderdi. Dortmund tekrar Köln kalesini kuşattı. Hızlı düşünen, mental açıdan donanımlı oyuncuların varlığına rağmen seti aşamadılar. Moukoko da klişe biçimde o oyunu yıllardır oynuyormuşçasına takıma uydu. Son anlarda Hummels de ileri çıkarak gizli 9 gibiydi. Ancak golü bir türlü bulamadılar. Son dakikada Haaland’ın altı pastan kaçırdığı pozisyona bakılırsa 30 dakika daha oynansa golü bulamayacaklardı. Şampiyonluk yarışında beklenmedik bir yara aldılar. Duran toplarda top takibine çalışmaları gerekiyor.

Augsburg – Freiburg

Konuk ekip gibi çıkış arayan Augsburg’da Herrlich sakat Finnbogason yerine Andre Hahn ile başlarken, geçen hafta galibiyet parolası ile çıktıkları Mainz’a farklı mağlup olan Streich Höflerli orta sahaya geri döndü. Ayrıca geçen hafta sonradan giren ve geçen sezon Union’da kiralık olan Keven Schlotterbeck ilk kez 11’de başladı. Ayrıca Gulde de uzun süre sonra 11’e döndü. Heintz, Petersen ve Tempelmann kulübeye dönerken geçen haftanın en aktif ismi Sallai kas problemleri sebebiyle kadroda yer almadı. Streich profesyonel oluşundan 12/13 sezonuna kadar formalarını giyen Caligiuri’yi överek onu sezon başında alamamalarının büyük bir hata olduğunu söyledi. İlk yarıda iki tarafta somut bir oyun ortaya koyamadı. Topla daha fazla Augsburg oynarken, Freiburg rakip kaleye daha organize geldi. Ancak Augsburg setinin arkasına sızamadılar. İkinci yarı Herrlich, Gumny-Richter değişikliği ile hücuma yönelik bir hamle yaparken Caligiuri sağ beke geçti. Atağa yönelik bu senaryo ilk yarının ik 15 dakikasında karşılığını yer yer verse de Freiburg’un nadir ataklarının birinde Höfler’in ortasında Grifo takımını öne geçirdi. Son haftalarda performansı sorgulanan Höfler geçen hafta rolünün öneminin altını çizmişken bu hafta da mevcut kadrodaki en uygun 6 numara olduğunu belirtmiş oldu. Herrlich Khedira-Grillitsch değişikliği ile hücum oyuncu sayısını bir oyuncu daha arttırdı. Rakip sahada daha kalabalıklaşan Augsburg hücuma geçerken Freiburg yaslanıp skoru korudu. Köşe vuruşundan Uduokhai ile 75’te beraberliğe yaklaştılar. Streich’ın bu dakikalarda ileride top tutacak tempoyu düşürecek bir oyuncuya ihtiyaç duyduğu aşikardı. Geçen maçlarda olduğu gibi defansif hatalar yapmadılar ancak bu maçta da skoru koruyamayarak takım halinde baskı yediler. Jeong, Guus Til ve geçen hafta 6 numara rolünde sırıtan Lino Tempelmann, ileride top tutmaya yönelik bir hamle olabilirdi. Richter’in ters kanattan Vargas’ı bulması ile Augsburg, Freiburg savunmasında bir gedik de buldu. Schmid’den seken top Florian Müller’i kontrpiyede bıraktı ve skoru 1-1’e getirdi. Golden sonra iki takım da karşı ceza sahasına organize olarak gelemedi ve maç bu şekilde sonlandı. İki takımın da bu hafta galibiyete ihtiyacı vardı ancak Streich biraz daha reaktif olsa 3 puan ile dönebilirlerdi.

Union Berlin – Eintracht Frankfurt

Arka arkaya iyi sonuçlarla ligin üst sıralarına tırmanan Urs Fischer’in Berlin Blrliği, Hütter’in umut veren ama istikrarsız Frankfurt’unu ağırladı. Griesbeck yerine bu hafta Prömel kadroya dönerken Frankfurt tarafında ise son haftaların formda ismi Barkok Covid pozitif çıkınca yeri Dost ile dolduruldu. Union maça 4x hızında başlayarak ilk 10 dakikada skoru 2-0’a getirdi. Frankfurt defansında pozisyon hataları had safhadaydı. Savunma yerleşimleri iyi değildi. Kruse geçen hafta penaltı serisi sona erince bu hafta yenisine başladı. İlk golü atan Andrich de skor anlamında bir joker. 2-0’dan sonra Union daha fazlasını atabilirdi ancak Frankfurt’taki son hat Trapp kritik kurtarışlar yaparak takımını maçta tuttu ve bu sekans görece Frankfurt adına kırılma anlarıydı. 20’den sonra Frankfurt silkinip karşı kaleye daha bilinçli gitmeye başladı. Frankfurt adına en kreatif isimlerden Kamada’nın diyagonal pasını Andre Silva iyi kulanıp Luthe’yi avlayarak farkı 1’e indirdi. Bu golle ivme kazanan Frankfurt, ikili mücadeleleri kazanıp topa da daha fazla sahip olmaya başladı. Rakibe baskı kuran konuk ekip 37’de Kostic’in serbest vuruşunda Trimmel’in ters vuruşu ile beraberliği yakalayarak maçı yeniden başlattı. Devre arasından sonra Bielefeld de tekrar hücuma ağırlık verip tekrar rakip defansın arkasına sarkmaya başladı.  İkinci yarı iki tandem de daha dikkatli ve konsantreydi. Tüm bunlara rağmen Frankfurt’ta yine Kamada yine bir diyagonal pasla kontrada Dost’a topu aktardı ve Hollandalı oyuncu takımının 2-0 yenikken 3-2 öne geçmesini sağlayan skoru buldu. Frankfurt adına fantastik bir senaryo ile maç bitecekken ilk yarıda hatalı olan Trimmel bu sefer Kamada’vari biçimde güzel bir ara pas atarak son haftaların formda ismi, tadı Fenerbahçelilerin damağında kalan Kruse’ye topu aktardı. O da şık bir golle beraberliği sağladı. Golden sonra iki takım da tempo bulamadı ve 1’er puanla ayrıldı Union adına şu anki durum hali hazırda optimist olsa da rakibin zaaflarını iyi değerlendirdiler ve ilk yarıya göre onlar için 3 puan sürpriz olmazdı. Frankfurt ise savunma zaafları yine spot altına alınmalı ve özellikle Hütter tarafından mikroskobik olarak incelenmeli. Savunma geçişleri oldukça kötü dolayısıyla aslında merceksiz bile bu vasat durum görülebilir.

RB Leipzig – Arminia Bielefeld

Hafta içi PSG ile karşılaşan Nagelsmann Bielefeld karşısında görece rotasyonlu bir kadro ile çıktı. Konate, Sabitzer, Haidara, Forsberg, Nkunku ve Poulsen’in yerine Halstenberg, Orban, Adams, Kampl, Samardzic ve Sörloth yer aldı. Haftalardır alınan mağlubiyetler ve üretimsiz maçlardan sonra Neuhaus geçen haftaki 11 ile sahaya çıktı. Leverkusen karşısında 90 dakika şut atamayan takımın skoru da rakip kaleci Hradecky’nin ayağından gelmişti. Haftalardır silik bir görüntü veren Bielefeld istekli ve iyi niyetli başladı. İkili mücadelelerde daha azimlilerdi. Geçen maçın aksine henüz 8. dakikada yine beklendiği gibi Doan’ın ayağından bir şut da buldular. Daha sonra Nagelsmann’ın ekibi topa daha fazla hakim olup organize olmaya başladı. Soldan yine Angelino ilerideki hücum isimlerinin aksine parlayan isimlerinin oldu 24’teki enstantanesinin yanında 29’da da 18 yaşındaki Samardzic’in pası ile kaleye yöneldi ve bu sefer golü attı. Bale’in sol bek olarak başlayıp hücum oyuncusuna evrildiği Tottenham zamanını hatırlıyor. Bale kadar fizikli olmasa da çok atletik ve ilginç biçimde gol atmaya oldukça aşina bir isim. Nagelsmann öne geçmesine rağmen Upamecano ve yer yer pozisyon hataları olan Halstenberg yerine Konate ve Nkunku’yu oyuna aldı ve formasyonda 4’lü savunmaya döndü. Nagelsmann’ın düşük profilli hücum oyuncusu henüz ilk yarının başında Pieper’in hatasında tetikte olan Olmo’nun pasında skoru 2-0’a taşıdı. Bu golden sonra Bielefeld, ilk hafta haricinde sezonun en ofansif sekanslarını izletti. Ceza sahasından her şut şansını çeviren takımda Doan ve Klos şanslarını denedi. Neuhaus kaybedeceğim daha ne var ki dercesine Yabo ve Seufert yerine Bundesliga 2’de en skorer isimlerden Voglsammer ile Schipplock’u oyuna aldı. Leipzig maçı ikinci yarının ortasında Sörloth ile koparabilirdi ancak ligimizde iyi bir istatistik yakalayan Norveçlinin bu ligdeki ilk golüne penaltıda Ortega engel oldu. Golden kısa bir süre sonra Leipzig defansı kısa bir süre için konsantrasyonunu kaybetti. Orban’ın kafa vuruşunda topa sahip olan Klos topu Leipzig kalesine sokarak maçın son çeyrek saatinde Bielefeld taraftarlarına heyecan verdi. Beraberlik fırsatları da yakalasalar da Leipzig kademelerde iyiydi ve galibiyeti aldılar. Bielefeld adına bu hafta umut verici sahneler vardı. Leipzig ise dar fikstürde aksamaya başladı. Ancak Dortmund’un puan kaybettiği haftada yine de kazançlılar.

Borussia Mönchengladbach – Schalke

Hafta içi çalkalanan Schalke, Gladbach deplasmanına disiplinsiz davranışları sebebiyle kadro dışı bırakılan Harit ve Bentaleb ve Ibisevic’siz gitti. Ibisevic ile devre arasında yollar ayrılacak. Bu hamlelerin hemen ardından da Schalke II’den Matthew Hoppe(19), Hakan Çalhanoğlu’nun kuzeni Kerim Çalhanoğlu(18) ve Luca Schuler(21) A takıma alındı. Sahaya ise sakatlıkları bulunan Paciencia ve Oczipka ile kadro dışı Harit ve takımdan ayrı çalışacak Stambouli yerine Skrzybski, Raman, Ozan Kabak ve genç Hoppe başladı. 3lü defansta izlediğimiz Thiaw bu maçta sol bekte yer aldı. Ev sahibinde ise Rose Shaktar maçına göre 4 değişiklik yaptı. Jantschke, Zakaria, Herrmann ve Plea sahada başlarken Lainer, Elvedi, Kramer ve Stindl kulübeye geçti. Maça Schalke tüm bu olumsuzluklara rağmen istekli başladı ve Gladbach’a iyi direndi. Yenilen golde de Plea zoru başararak 5 Schalkelinin koruduğu kalede iğne deliğinden topu geçirdi. Maçtna kopmayan Schalke belki de sezonun en iyi organizasyonunu kurdu.Takımın en çalışkan isimlerinden Uth elde ettiği topu ceza sahası içinde müsait pozisyondaki Raman’a çok iyi aktardı. O da Düsseldorf zamanlarını hatırlatacak bir kontrol ve vuruşla skoru eşitledi. Schalke ivme kazanıp topa daha fazla sahip olurken Gladbach’da Schalke’nin boşluklarını kolladı. İkili mücadelede Suat Serdar’ın kaybettiği bir topta savunmaya dönmekte gecikince Neuhaus, Schalke’nin golünde Uth’un yaptığının simetriğini yerden yaparak Oscar Wendt’i bularak yaptı. Wendt de Ludeweig yetişmeden sağ köşeye topu göndererek takımını tekrar öne geçirdi. İkinci yarıda reaksiyon vermesi beklenen Schalke bir kontra atak sonucu rakibine duran top verdi. Gladbach da duran topta iyi organize oldu. Herrmann’ın sol iç koridora açtığı ortayı 2014’ün kazanan takımında yer alan Ginter içeri kafayla çevirdi. İlk pozisyonda Plea Rönnow’a takılsa da Thuram golü attı. Baum’un takımı disiplinden kopmayıp hem savunup hem de hücum etmeye devam etti. İleride Uth en kreatif isimdi. Ancak ceza sahasında tekrar tehlike yakalayamadılar. Bir yandan da verilen boş alanlar kalelerine pozisyon olarak dönse de 81’e kadar iyi dayandılar. En büyük problemleri ileri top taşırken yapılan bireysel hatalar. Keza çıkarken rakip takım baskı yaptığında hataya çok müsaitler. Gladbach da hataları en iyi değerlendiren rakip sahaya en hızlı top taşıyan ekiplerden. 4. golde yine Plea, Wolf’e iyi bir asist yaptı. Onlar da Avrupa’daki iyi oyunlarını lige yansıtıp üst sıralara doğru yol alıyorlar. Schalke ise birçok cephede savaşmaya devam ediyor. Bu karmaşa içinde biz futbolseverler adına pragmatik yaklaşırsak alt yaş gruplarından yeni isimler izleyebileceğiz. Ayrıca takımda Türk asıllı oyuncuların varlığı da biraz daha dikkat etmemize sebep oluyor.

Bayer Leverkusen – Hertha Berlin

Pazar gününün açılış maçında Avrupa Ligi’nde ve ligde istikrarlı bir görüntü çizen Leverkusen, çıkış arayan Hertha’yı ağırladı. Beer Sheva maçında forma giyen Jedvaj, Wendell ile hasta Amiri ve Bellarabi 11’de yer almazken, onların yeri Sinkgraven, Baumgartlinger, Diaby ve Lars Bender ile dolduruldu. Beer Sheva maçında da göze çarptığı gibi rotasyonu en dar olan takımlardan Leverkusen ve Bosz  bu maçta yedek kulübesinde  2’si kaleci olmak üzere sadece 6 oyuncuya sahipti. Labbadia ise 5-2’lik Dortmund yenilgisi sonrası takımda değişiklik yapmadı. İlk yarı İki takım da ceza sahasına uzun paslarla tehlike aradı. Hertha’da Bailey ve Piatek, Hertha da ise Schick bu topların adresi idi. Ancak Leverkusen’de öne çıkan Wirtz ve Bailey gibi kreatif oyunculardı. Özellikle Bailey’nin ayağına top gelince beklenti artıyordu. Leverkusen ayrıca çetin Hertha defansını geçemediği noktalarda uzakta şutlarda Schwollow’u sınadı. İkinci yarıda da her ne kadar Bosz dar bir kadroya sahip olsa da Labbadia da iyi bir reaksiyon gösteremedi. Berlin yatırımlardan sonra “Big Money” kulüplerden biri olarak sayılıyor ve beklenti kulübün daha büyük oynaması. Sahadaki isimler ve kenarda Labbadia beklentileri bu hafta da karşılamadı. Leverkusen savunması da iyi görünse de Hertha hücumu onları çok zorladı denemez. Leverkusen ise hücumda görece daha aktifti. Kendilerinden beklenen tabi ki zirveyi takip etmeleri olsa da yoğun bir fikstür ve dar kadro bahane sayılabilir. Şu bir gerçek ki son haftalardaki en pasif maçtı ve Labbadia biraz daha büyük oynasa belki daha fazla puanla haftayı kapatabilirdi.

Mainz – Hoffenheim

Geçen hafta Freiburg deplasmanında ilk yarıdaki oyunla galibiyet ve 3 puanı alan Mainz’da Lichte 11’i bozmadı. Hafta içi Liberec maçında rotasyona giden Hoeneß ise takımın yarısından fazlasını değiştirdi. Bogarde, Nordtveit, Rudy, Gacinovic, Klauss ve genç Beier yerine Posch, Akpoguma, Samassekou, Geiger, Bebou ve Kramaric gibi isimler 11’e döndü. Hoffenhiem topa daha fazla sahip olurken Mainz Freiburg’a karşı oynadığı oyunun benzerini oynadı. İleri 3’lü Boetius, Mateta ve Quaison orta koridorda yakın oynayarak Hoffenheim savunmasında boşluk aradı. Defansta sıkıntılar yaşayan Hoffenheim savunması yarım saat sağlam dursa da sağ bek St. Juste’un derin pasında Mateta kaleye sırtı dönük kontrol edip Boetius’a aktardı.Ceza sahasındaki Quaison’a top aktarıldı ve o da golü attı. Golden önce Kramaric uzun süre formadan uzak kalsa da takımı adına fazlasıyla üretti. İkinci yarı Hoeneß’in ekibi oyuna hükmetti. Grillitsch’in yerine giren Skov geçen sezon başladığı sol bek kariyerinden sonra tekrar 2 ve 3. Bölgede dizilişte yer aldı. Danimarkalı oyuncu ülkesinin liginde gol kralı olarak geldiği takımda kendini sol bekte bulmuştu. Kanatlardan içeri çokça top çevirdiler. Kalabalık Mainz defansı engel olsa da 63’e kadar dayanabildiler. Sonunda Bebou bir boşluk bulup golü attı. Lichte’nin ekibi iyi reaksiyon gösterdi ve beraberliği savunmak yerine topu ileri taşımaya çalıştı. Takımın son haftalarda çalışkan isimlerinden Levin Öztunalı sakatlanıp yerini Burkardt’a bırakana kadar çok fazla ileri top taşıdı ve içeriye kat edip ilerideki üçlüye servis yapmaya çalıştı. 75. dakika iki takım adına da kırılma anıydı. Mateta geçen hafta olduğu gibi savunmaya sızdı ancak bu sefer sol direğe nişanlayarak takımını öne geçiremedi. Lichte geçen maçta olduğu gibi Kunde ve Onisiwo’yu son bölümde oyuna aldı. Quaison özellikle bu değişikliğe çok tepki gösterdi. Üzerine Geiger’in atılması ile bir anda ibre Mainz’a doğru kaydı. Ancak Hoffenheim savunması son anlarda rakibe kolay fırsat vermedi. Kaleyi gördükleri anlarda da ya alan daralttı ya da topa markaj uyguladı. Geçen hafta 3 puanla tanışan Mainz bu hafta 1 puanla yetinse de yine fena bir oyun ortaya koymadı. Hoffenheim ise Bayern galibiyetinden sonra tekrar ritim arıyor.