Alman Futbolunun Gözbebeği: Hennes Weisweiler Akademisi

Alman Futbolunun Gözbebeği: Hennes Weisweiler Akademisi


Çok yetenekli, alanında uzman ve en iyi eğitimi almış kişilerden oluşan bir orkestranın olduğunu düşünün. Bu orkestranın olmazsa olmazı nedir sizce? Ben söyliyim; orkestra şefi.

Tıpkı orkestrada olduğu gibi futbol da bir ekip işidir ve ne kadar yetenekli futbolculara sahip olursanız olun, sizi antrenmanlarla daha da üst seviyelere taşıyabilecek, maçın kritik anlarında taktiksel yeteneklerini konuşturabilecek ve psikoloji yönetimini başarılı bir şekilde yapabilecek birine ihtiyacınız vardır; teknik direktör.

Kısaca; şefsiz bir orkestra, teknik direktörsüz de futbol olmaz.

Bu yazımda size o meşhur Alman disiplini ve eğitim kalitesinin Alman futboluyla beraber harmanlanıp dünyanın en iyi teknik adamlarının yetiştirildiği ve bu alanda kariyer yapmak isteyen herkesin gıpta ederek baktığı bir akademiyi sizlere anlatmaya çalışacağım; Hennes Weisweiler akademisi.


Akademinin doğuşu

Takvimler 1 Kasım 1947'yi gösterdiğinde Sepp Herberger, o yıl kurulan ve merkezi Köln’de bulunan Alman Spor Üniversitesi’nde ilk kez bu kursu vermeye başladı. Peki neden bu kurs DFB ile bir işbirliği içerisinde verilmedi diye sorabilirsiniz. Cevap basit: o yıllarda bir DFB yoktu. 2. Dünya Savaşı esnasında dağılan DFB tekrar birleşeceği 1949 Temmuz’una kadar pasif durumdaydı. DFB tekrar kurulduğu zaman Sepp Herberger eskiden olduğu gibi tekrar Almanya milli takım teknik direktörlüğü görevini devraldı.


Evet “tekrar” dedim çünkü Herberger 1936-1942 arasında 3. Reich Almanyası döneminde milli takım teknik direktörüydü.

Herberger ismini 1-2 paragrafta geçiştirdiğimin farkındayım ancak ne olursa olsun kesinlikle bundan fazlasını hak eden bir isim. Almanya’ya ilk Dünya Kupası’nı getirdiği 1954 Bern Mucizesi sonrasında söylediği “Top yuvarlaktır ve oyun 90 dakikadır” sözü futbol tarihine geçmiş en basit ama en etkili cümlelerden birisi olmuştur. Not olarak ekliyim; o efsane final maçında Almanya dönemin en iyilerinden olan Macaristan’ı finalde 2-0 geriden gelip 3-2 yenerek kupayı kaldırmıştır.


Hennes Weisweiler

Akademinin adında Hennes Weisweiler ismini görünce birçoğunuz kursun fikir babasının kendisi olduğunu düşünmüş olabilirsiniz ama gördüğünüz gibi durum tam olarak öyle değil. Alman futboluyla yakından ilgilenenlerin daha önce mutlaka duyduğu bir isim olan 1919 doğumlu Hennes Weisweiler, kendi dönemindeki birkaç isimle beraber günümüz Alman futbolunun temelini atmış önemli isimlerden birisidir desek abartmış olmam. 1959’da kaleme aldığı “Der Fußball. Taktik, Training, Mannschaft” ( Futbol: Taktik, Antrenman, Takım) kitabı uzun yıllar boyunca her seviyeden antrenörlerin kendi antrenman ve taktik metodlarını oluşturmasına yardımcı olmuş bir başucu kitabıdır.


1964 yılında Gladbach’ın başına geçtikten sonra Gladbach’ı bölgesel ligden alıp Bundesliga’ya yükseltip 70’lerdeki Bayern Münih & Borussia Mönchengladbach rekabetinin mimarı olmakla beraber, Gladbach’ı yerel bir kulüp olmaktan çıkarmış ve Avrupa’nın korkulan takımlarından biri haline evrilmesine yardımcı olmuştur. 11 sene boyunca yönettiği Gladbach ile 3, daha sonra başına geçeceği Köln’le de (2. kez Köln deneyimi) 1 kez Bundesliga şampiyonluğu kazanan ve Alman futbolunda çok önemli yere sahip bir isimdir Weisweiler. 

Herberger’in ilk mezunlarından olan Weisweiler, 1950’de Herberger’in milli takımın başına geçmesinden sonra kursa verilen 7 yıllık aranın ardından (verilen bu aranın sebebi antrenörlük kurslarını merkezi bir bölgeden vermek yerine eyaletlerin kendi içerisinde verilmesiydi) 1957-1970 arasında akademinin başkanlığını yürüten Weisweiler, neredeyse aynı kumaşa sahip olduğu Herberger'in izinden gitmiş ve Weisweiler’in adı 2005 yılında onu onore etmek amacıyla akademiye verilmiştir.


Altın Çağ

Eğer konumuz akademi ise ve yazıda Sepp Herberger ve Hennes Weisweiler gibi isimlerden bahsetmişsem, bir ismi es geçmek o isme yapacağım bir saygısızlık olabilir: Gero Bisanz.

Bisanz 1957’de Weisweiler’in öğrencisi olarak mezun olmakla beraber Weisweiler’den sonra akademi başkanlık bayrağını almış, 1971-2000 arasında tam 29 sene başkanlık yapmış, bu dönemde -doğal olarak- en çok mezunu vermiş (yaklaşık 750 antrenör) ve günümüz Alman futbolunda bildiğimiz orta yaşlı birçok ismi yetiştirmiş kişidir kendisi. Bu akademiden 1985 yılında mezun olan ilk kadın antrenör olan Tina Theune-Meyer de yine Bisanz döneminden çıkmıştır.


Bisanz da tıpkı Weisweiler gibi kitap yazmış ve 120 binden fazla satmıştır. Merak ederseniz diye kitabın adını yazayım: "Fußball - Technik, Taktik, Kondition" (Futbol - Teknik, Taktik, Kondisyon)

Sepp Piontek, Jupp Heynckes, Ralf Rangnick, Klaus Toppmöller, Horst Hrubesch, Rainer Bonhof, Felix Magath, Friedhelm Funkel, Werner Lorant, Hans-Peter Briegel, Armin Veh, Klaus Allofs, Michael Skibbe, Falko Götz, Jörg Schmadtke, Andreas Brehme, Guido Buchwald, Jürgen Klinsmann, Jürgen Kohler, Andreas Köpke, Pierre Littbarski, Stefan Reuter, Stefan Kuntz, Matthias Sammer, Eike Immel, Rene Müller, Andreas Zachhuber ve Joachim Löw mezunlarından sadece “birkaçı”. 

Elbette 750 antrenörün hepsini buraya yazmam mümkün değil. “Ne var bunda, 29 sene görevde kaldıysa bu kadar mezun vermesi normal” diyebilirsiniz ama bu isimlerin Alman futboluna kattıklarıyla beraber Bisanz’ın 29 sene boyunda o görevi sürdürebilecek enerji ve kalitesini gözardı etmemenizi isterim.

Sonraki dönem başkanlarını ve mezun isimleri tek tek yazıp bu yazıyı isimler indeksine çevirmek istemiyorum. Kısaca, Alman futbolundaki her isim bu kurstan mezun olmuştur diyebilirim.


Akademinin İşleyiş Mekanizması

Jupp Heynckes, Jürgen Klopp, Joachim Löw, Hansi Flick, Julian Nagelsmann ve yukarıda saydığım gibi daha fazlası… Alınabilecek en büyük kupaları almış bu isimlerin hepsi istisnasız bir şekilde bu akademiden eğitim alarak kariyerlerine yön verdi. Aslında bu akademiden eğitim almak tercihten çok bir zorunluluk çünkü Almanya’da üst seviye bir takım yönetmek istiyorsanız bu sofistike akademiden mezun olmak zorundasınız. Tabii ki mezun olmak tek yeterlilik şartı değil, akademinin eğitimine katılıp Bundesliga’da takım yönetmek için daha alt liglerde de takım yönetmiş olmanız ve halihazırda bir A lisansına sahip olmanız gerekiyor. En başta şunu söylememe izin verin; bu akademi size dünyanın en iyi teknik adamı olmanızı veya bütün kupaları almanızı garanti etmez. Bir şey garantidir, o da kaliteli eğitim. Akademiden mezun olduğunuzda teknik adam olarak alınabilecek tüm bilgileri fazlasıyla edinmiş olursunuz ancak kariyerinizin devamında çizeceğiniz rota tamamen sizin istek, kendinize kattıklarınızla ve tercihlerinize göre belirlenir. Tıpkı hayatın her alanında olduğu gibi.


UEFA, üye ülkeler arasında Pro Lisans eğitimi için istenen nitelikleri ve eğitim için gerekli olan minimum gereklilikler için bir standart oluşturmuş durumda. DFB’nin antrenörlük piramidinin en üst seviyesinde yer alan bu kurs, UEFA Pro Lisans ile eşdeğer konumda. UEFA’nın belirlediği bu standarta göre en az 240 saatlik bir eğitim almanız gerekiyor. Peki bu akademide verilen eğitim kaç saat biliyor musunuz? 815 saat. (kaynak) İngiltere’deki Pro Lisans eğitimi ise yaklaşık 256 saatten oluşuyor. Almanya’nın sadece en iyi teknik direktörlerleri değil, herhangi bir meslek kolunda kendi alanının en yetkin ve bilgili personellerini yetiştirmesi tamamen kendi içlerindeki meşhur eğitim felsefesiyle alakalıdır. (Ausbildung)  “Teori + Pratik” formülü basit gibi görünse de uygulanması her ülkenin sorunlu sistemleri tarafından işleyen bir hale getirilemiyor ne yazık ki. Sadece gramer çalışıp konuşma pratiği yapmayan birinin aslında dil öğrenememesine benziyor bu durum.

Dolayısıyla akademiden futbol dünyasına kazandırılan bu isimlerin başarıları tesadüf değildir!


Yukarıda yazdığım bu süre tamamen taktik tahtası üzerinde geçmiyor. Tamamen profesyonellerden aldığınız eğitimin içinde psikoloji eğitimi de var. Çevremde girdiğim futbol muhabbetlerinde hep söylediğim bir söz vardır: Biz insanız. Kendini fazlasıyla menajerlik oyunlarına kaptırmış jenerasyonum bunu gözardı etse de, durum bu. Siz istediğiniz kadar taktik dehası olsanız da, adam yönetimini ve psikolojisini iyi bir şekilde idrak edemediğiniz müddetçe bana göre bir yere kadar ilerleyebilirsiniz. Hem taktik hem de adam yönetimi konusunda bu işi gerçekten iyi yapan bir genç isim var; Thomas Tuchel.

Bu akademi makine mühendisi olan bir ismi bile Bundesliga’nın aranan teknik direktörüne evrilmesine neden oluyorsa, bu akademinin felsefesine, öğrettiklerine ve elimden geldiğince size aktardığım bu bilgilere ekstradan dikkat vermeye değer diye düşünüyorum. Akademi, makine mühendisi olan yarı profesyonel bir ismi dahi kabul edip yetiştiriyorsa bu akademi aslında herkese hitap ediyordur demektir. Amacı iyi olan birini çok iyi yapmak değil, herkesi çok iyi yapmak…Tabi yoldan geçen herkes giremez, yukarıda belirttiğim gibi belli şartları var ve bunları yerine getirmeniz gerekiyor.

Bu ismi merak etmiş olabilirsiniz, yazayım: Roger Schmidt kariyerine yön vermeden önce makine mühendisliğinden mezun olmuştur.


Bu kadar özel isimleri mezun etmiş elit akademinin fazlasıyla seçici olduğunu tahmin etmek zor değil. Akademiyi bu kadar özel kılan şey 74 yıldır devam etmesi değil; aksine 74 yıl devam etmesini sağlayacak kaliteyi sürdürebilmeleridir. Geleneksel eğitimi korumakla beraber tüm yeniliklere de açık olan bu akademinin çok yüksek standartları var. 11 ay süren eğitimin sonunda  lisansınıza sahip olsanız bile 3 yılda bir futbol dünyasındaki yeniliklerden geri kalmamanız ve lisansınızı yenilemeniz için belirli kursları almanız gerekiyor.

Akademinin 11 ay sürdüğünü ve bu sürenin tamamının taktik tahtasında geçmediğini belirtmiştim. Eğitim süresince akademi sizi tam donanımlı bir şekilde mezun ediyor. 2019/2020 sezonu itibariyle kurs eğitim içeriği ciddi bir reforma uğradı ve eğitim içeriği daha bireysel yeteneklere odaklı hale çevrildi. Kursta saha içinde işinize yarayacak olan oyun analizi, oyun hazırlığı, hücum ve savunma ilkeleri, geçiş oyunu gibi bilgilerle beraber saha dışında işinize çok yarayacak olan retorik konuşma sanatı, verilerle sunum yapma yeteneği, medya iletişiminin geliştirilmesi, çok yönlülük, spor psikolojisi, beslenme bilimi, egzersiz fizyolojisi gibi konularda eğitim verip sizi iyi bir teknik direktör olmakla beraber donanımlı bir birey yapmayı da hedefliyor.


Akademinin eğitimleri yılda sadece 1 kez düzenleniyor. Genelde 80 ile 100 kişinin başvurduğu kursa her yıl sadece 24 kişi (bazen 23 veya 25) kabul ediliyor. Başvuran adaylar 3 gün boyunca yoğun bir sınava tabii tutuluyor. İlk başta yüz yüze olacak şekilde yazılı bir sınav yapılıyor. Bu sınavda sizden futbol mantığınızı anlatmanız ve bir taktik tahtası üzerinde çeşitli taktiksel sorunları çözmeniz isteniyor. Sonrasında 2 saatlik simule edilmiş pratik eğitim ile “hayali” rakibin size karşı oynayacağı söylenen taktiğe karşı taktik üretmeniz isteniyor. Sonrasında yazılı bir sınav ile son 24 kişi arasında olmayı beklemek düşüyor. Yalnız, bu sınavlar esnasında tüm adayların bir psikolog tarafından gözlemlendiğini belirtmek isterim. Problemi çözerken izlediğiniz yol, ekip çalışmasına olan yatkınlığınız ve sorunlar karşısında takındığınız tavır da diğer her şey kadar önemli. Yılda sadece 1 kez düzenlenen bu akademide 24 kişi dışında kalmanın yarattığı hayal kırıklığı sinir bozucu olsa da bu kursu bu kadar özel kılan sebeplerden birisi de bu kadar seçici olmaları değil midir zaten?

Bir akademi yöneticisinin dediği gibi "Günün sonunda elbette kaliteye ihtiyacımız var"



Yukarıda akademinin yenilikçi olduğunu söylemiştim. Akademi bu felsefesini mezunlarının da benimsemesini istiyor ve mümkün olduğunca yenilikçi isimleri bünyesinde barındırıyor. Evrim teorisine göre en güçlü olan değil, değişime en çok uyum sağlayabilen hayatta kalır. Tıpkı bu teoride olduğu gibi günümüz teknolojisine ve değişime en çok ayak uyduran teknik direktörlerin daha çok önplana çıktığını görüyoruz. Bir örnek vermek istiyorum; akranlarının futbol oynadığı yaşta olan 33 yaşındaki Julian Nagelsmann bildiğiniz gibi Bayern Münih'in teknik direktörü oldu ve bu tesadüf değil. Aynı Nagelsmann 29 yaşında Hoffenheim'ın başındayken fikirlerini teknoloji ile harmanlayarak antrenman tesislerine devasa boyutta bir ekran koydurttu. "Videowall" denilen bu ekranda antrenman tesislerine yerleştirilmiş 4 kameradan gelen görüntüleri yardımcıları ile beraber inceleyerek futbolcuların aldıkları pozisyona göre yeni metodlar ve taktikler üretti. Ayrıca bu verileri futbolcular ile tartışarak kendilerine de değer katmasını sağladı. Ve bunu 29 yaşında yaptı! Değişime ayak uydurmadığınız müddetçe eskiyecek ve “Special One” kimliğinizi kaybetmeniz çok normal olacaktır. 


Akademi eğitimleri 2011’den bu yana Bonn yakınlarındaki Hennef Spor Okulu’nda gerçekleşiyor. Ormanın içinde yer alan şehirden uzak ve sessiz olan bu 2 katlı spor kompleksi içerisinde futbol dışındaki spor dallarının da eğitimi veriliyor. Akademi arazisinde yüzme havuzu, antrenman yapılabilecek futbol sahaları ile beraber konforlu konaklama yapabileceğiniz odalar, fitness salonları, modern konferans salonları ve daha fazlası da mevcut. Kısacası eğitiminize odaklanmanız için tüm şartların sağlandığı izole bir yer.


Elimden geldiğinde size bu akademinin oluşumunu, benimsediği eğitim felsefesini ve tarihini anlatmaya çalıştım. 74 yıllık geçmişe sahip olan ve tüm dünyanın parmakla gösterdiği bu akademiyi anlatırken mutlaka kaçırdığım noktalar olmuştur, affola. Okuduğunuz için teşekkür ederim. 

Yazımın sonunda Hennes Weisweiler Akademisi’nden mezun olup Fußball-Lehrer (Futbol Öğretmeni) ünvanı almış son dönemlerin mezunlarını yazmak istiyorum. Belki içlerinde tanıdıklarınız ya da araştırmak istediğiniz isimler olabilir. Ben dikkatimi çeken isimleri işaretledim.


67. Dönem (2021)

Hanno Balitsch (DFB), Jens Bauer (1. FC Heidenheim), Sabrina Eckhoff, Florian Fulland (VfL Osnabrück), Danny Galm (TSG 1899 Hoffenheim), Miroslav Klose (Bayern München), Michél Kniat (SC Paderborn 07), Marco Konrad (FV Illertissen), Kim Kulig (1. FFC Frankfurt), Dennis Lamby, Stephan Lerch (VfL Wolfsburg), Andreas Neuendorf (Hertha BSC), Robin Peter (RB Leipzig), Carsten Rump (zuletzt FC Ingolstadt), Daniel Scherning (SC Paderborn 07), Jochen Seitz (Viktoria Aschaffenburg), David Siebers (VfL Bochum), Manuel Schulitz, Tobias Schweinsteiger (Hamburger SV), Danny Schwarz (Bayern München), Farat Toku (SG Wattenscheid 09), Lars Voßler (SC Freiburg), Michael Wimmer (VfB Stuttgart), Eren Yilmaz (Borussia Dortmund).


66. Dönem (2020)

Sebastian Bönig (Union Berlin), Tim Borowski (Werder Bremen), Heiko Butscher (VfL Bochum), Steven Cherundolo (VfB Stuttgart), Onur Cinel (FC Schalke 04), Lennart Claussen, Christian Eichner (Karlsruher SC), Alexander Ende (Borussia Mönchengladbach), Rajko Fijalek (VfL Wolfsburg), Conny Frank Fritsch, Martin Heck (1. FC Köln), Matthias Jaissle (Bröndby IF), Jens Langeneke (Fortuna Düsseldorf), Enrico Maaßen (SV Rödinghausen), Christoph Metzelder (TuS Haltern), Christian Rahn (Hamburger SV), Alexander Reifschneider, Dino Toppmöller (F91 Düdelingen), Thomas Voggenreiter, Engin Vural (MSV Duisburg), Ole Werner (Holstein Kiel), Thomas Wörle (FC Bayern München (Frauen), Imke Wübbenhorst (BV Cloppenburg), Rüdiger Ziehl (VfL Wolfsburg) ve Jan Zimmermann (TSV Havelse).


65. Dönem (2019)

Arne Barez, Daniel Bierofka, Sebastian Dreier, Christian Fiel, Sebastian Geppert, Ovid Hajou, Patrick Helmes, Andreas Hinkel, Patrick Irmler, Alexander Kiene, Oskar Kretzinger, Georg-Martin Leopold, Theresa Merk, Patrick Mölzl, Elard Ostermann, Roberto Pätzold, André Pawlak, Marcel Rapp, Pit Reimers, Sven Schuchardt, Uwe Speidel, Mike Sergio Terranova, Marco Vorbeck, Markus Zschiesche.


64. Dönem (2018)

Francisco Copado, Markus Daun, Antonio Di Salvo, Alexander Frankenberger, Bartosch Gaul, Dimitrios Grammozis, Matthias Heidrich, Oliver Heine, Arne Janssen, Florian Junge, Robert Klauß, Thomas Kleine, Oliver Krause, Markus Krösche, Lukas Kwasniok, Christoph Liebich, Christian Neidhart, Ersan Parlatan, Mike Sadlo, Timo Schultz, Daniel Steuernagel, Ronny Thielemann, Timo Wenzel, Marco Wildersinn, Rainer Zietsch.


63. Dönem (2017)

Ismail Atalan, Volkan Bulut, Christoph Dabrowski, Damir Dugandzic, Ramon Gehrmann, Heiko Gerber, Patrick Glöckner, Andreas Golombek, Michael Hartmann, André Hofschneider, Tomasz Kaczmarek, Christian Kucharz, Marco Kurth, Stefan Leitl, Daniel Petrowsky, Ailien Poese, Timo Rost, Michael Schiele, Florian Schnorrenberg, Josef Steinberger, Filip Tapalovic, Alexander Ukrow, Volkan Uluc, Tim Walter, Torsten Ziegner.


62. Dönem (2016)

Marco Antwerpen, Holger Bachthaler, David Bergner, Alexander Blessin, Hannes Drews, Katja Greulich, Inka Grings, Jan Hoepner, Kenan Kocak, Daniel Kraus, Pellegrino Matarazzo, Julian Nagelsmann, Alexander Nouri, Darius Scholtysik, Martin Schweizer, Roger Stilz, Jeff Strasser, Domenico Tedesco, Daniel Thioune, Patrick Weiser, Nico Willig, Oliver Zapel, Mark Zimmermann




61. Dönem (2015)

Steffen Baumgart, Tom Cichon, Frank Fahrenhorst, Torsten Frings, Günther Gorenzel-Simonitsch, Vahid Hashemian, Sascha Hildmann, Benjamin Hoffmann, Marcus Jahn, Florian Kohfeldt, Martin Lanzinger, Jana Menzel, Daniel Meyer, Rüdiger Rehm, Thomas Reis, Marco Rose, Boris Schommers, Thomas Seeliger, Holger Seitz, Erdinc Sözer, Christian Wimmer, Daniel Wimmer, Steffen Winter, Engin Yanova.


60. Dönem (2014)

Hermann Andrejew (Union Berlin), Manuel Baum (SpVgg Unterhaching), Achim Beierlorzer (SpVgg Greuther Fürth), Michael Boris (Sportfreunde Siegen), Carsten Busch (Verbandssportlehrer FLVW), Rodolfo Cardoso (Hamburger SV), Joe Enochs (VfL Osnabrück), Daniel Farke (SV Lippstadt), Markus Feldhoff, Uwe Grauer (Schalke 04), Sören Hartung (FSV Mainz), Sebastian Hoeneß (Hertha Zehlendorf), Stephan Howaldt (DFB-Stützpunktkoordinator Berlin), Valérien Ismaël (Hannover 96), Jens Kiefer (SpVgg Elversberg), Petar Kosturkov, Carsten Lakies (FSC Lohnfelden), Sabine Loderer (Verbandssportlehrerin BFV), André Meyer, René Müller, Christian Preußer, René Rydlewicz, Hans-Walter Thomae (VfB Stuttgart), Josef Zinnbauer (Karlsruher SC)


59. Dönem (2013)

Otto Addo, Markus Anfang, André Breitenreiter, Ante Covic, Mirko Dickhaut, Henri Fuchs, Jörn Großkopf, Dietmar Hirsch, Karsten Hutwelker, Frank Kramer, Thomas Meggle, Björn Müller, Björn Rädel, Hagen Schmidt, Alexander Schur, Sandro Schwarz, Jan Siewert, Daniel Stendel, Sinisa Suker, Maik Walpurgis, Andreas Winkler, Ramazan Yildirim


58. Dönem (2012)

Kiriakos Aslanidis, Britta Carlson, Oscar Corrochano, Detlev Dammeier, Stefan Effenberg, Michael Gentner, Peter-Sebastian Gunkel, Jörg Heinrich, Thomas Horsch, Sven Hübscher, Markus Kauczinski, Vanessa Martinez, Peter Nemeth, Christian Oles, Sören Osterland, Janos Radoki, Alexander Schmidt, Meikel Schönweitz, Mehmet Scholl, Frank Vogel, Christian Wörns, Hannes Wolf, Alexander Zorniger.

Yorumlar